Hastalığı önlemek için diyabetin ana semptomlarını bilmek gerekir. Diabetes mellitus, insülinin mutlak veya kısmi yetersizliğinden veya bu hormona karşı doku duyarsızlığından kaynaklanan kronik bir endokrin hastalığıdır.
Genellikle bu hastalığa "sessiz katil" de denir. İstatistikler, hastaların yaklaşık %50'sinin problemlerinin farkında olmadığını ve normal bir yaşam sürmeye devam ettiğini, şekerin ise vücutlarını yavaş yavaş yok ettiğini gösteriyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre bu hastalık, kardiyovasküler ve onkolojik patolojiden sonra tüm hastalıklar arasında ilk üçü kapatıyor. Tahminlerine göre hasta sayısı her 15 yılda bir ikiye katlanacak.
Bütün bunlar, hastalığın doğru ve en önemlisi zamanında teşhis ve yeterli tedavisine duyulan ihtiyacı kanıtlamaktadır. Herkes modern dünyada şeker hastalığının ilk belirtilerini bilmeli ve tedaviye başlamaya hazır olmalıdır.
Hastalığın erken belirtileri
Gelin detaylı bir şekilde bakalım, şeker hastalığının belirtileri neler olabilir? Diğer herhangi bir patolojik süreç gibi, diyabetin de çok kapsamlı semptomları olan bir erken evresi, bir zirve dönemi ve bir son evresi vardır.
Davayı olumsuz bir sona erdirmemek için, hastalığın varlığından zamanında şüphelenmek ve bir doktora danışmak gerekir. Şeker hastalığının ilk belirtileri, kendilerini soğuk algınlığı enfeksiyonları olarak gizlemeyi sever.
Bunlar şunları içerir:
- Sürekli yorgunluk ve uyuma isteği.
- Sık idrara çıkma, idrar kaçırma, gece idrara çıkma.
- Belirgin bir sebep olmaksızın vücut ağırlığında önemli bir azalma.
- Küçük yaralar, kesikler için uzun iyileşme süresi.
- Erkeklerde cinsel aktivitede azalma, erken boşalma sorunları.
- Herhangi bir fiziksel efor sarf edilmeden bile ortaya çıkan, normal yiyecek kısımlarıyla tatmin edilmesi zor olan açlık.
- Görme kalitesinde bozulma, bulanıklık ve çift görme.
- El veya ayak parmaklarının uçlarında hafif karıncalanma. Küçük hareketler ve dokunsal hassasiyet ihlalleri.
- Şeker hastalığında susuzluk ve bol sıvı içme isteği. Günlük tüketilen nem hacmi 3-4 litreyi geçebilir.
- Kadınlarda idrar ve genital sistem enfeksiyonları.
Gördüğünüz gibi, bu belirtiler çok spesifik değildir ve genellikle sıkı çalışma, stres veya soğuk algınlığına atfedilir. Ancak bir kişide gelişmeye başladılarsa, o zaman en iyi çözüm bir doktora danışmak ve şeker ve glikozlu hemoglobin için kan testi yaptırmak olacaktır>.
Küçüklerde hastalığın belirtileri
Çocuklarda diabetes mellitusun ilk semptomları çoğu durumda yetişkinlerdekilerle örtüşür. Ancak, zamanında teşhis için bilmeniz gereken nüanslar vardır.
7 yaşından büyük çocuklar için ilk "çan" şunlar olabilir:
- Polidipsi veya yoğun susuzluk. Çocuk, normal fiziksel aktivite sırasında bile sürekli içmek ister.
- Bunun daha önce meydana gelmediği durumlarda uyku sırasında idrar kaçırma.
- Yeterli bir diyetle vücut ağırlığında önemli bir düşüş.
- Sık bulantı ve kusma atakları.
- Okulda sorunlar, düşük performans, ruh hali değişimleri, saldırganlık.
- Artan cilt bakteriyel hastalıkları (furunculosis, carbuncles, arpa ve diğerleri), sürekli kaşıntı.
- Ergenlik döneminde kızlarda pamukçuk veya başka bakteriyel lezyonlar gelişebilir.
Sorun, ebeveynlerin çocuklarında bu tür belirtileri görmezden gelmeleridir, bu da genellikle hiperglisemik koma oluşumuna ve tedavisi zor olan belirgin komplikasyonların gelişmesine yol açar.
Çok küçük çocuklarda da diyabetten şüphelenebilmek önemlidir. Onları neyin endişelendirdiğini söyleyemezler, ancak anne veya babanın çocuğunu anlayabilmesi gerekir.
Bebeklerde hipergliseminin ilk belirtileri aşağıdaki fenomenler olabilir:
- Mükemmel bir iştahın varlığında, çocuk zayıf veya hiç kilo almıyor.
- Sadece içtikten sonra geçen bebeğin sürekli huzursuzluğu.
- Normalden daha sık görülen ve standart tedaviye yanıt vermeyen kasık bölgesinde pişik oluşumu.
- Çocuk idrarının kurutulmasından sonra bebek bezlerinin özel bir durumu - sanki kolalanmış gibi olurlar.
- Belki de bebeğin idrarının bulaştığı yüzeylerde yapışkan lekelerin oluşması.
- Hastalığın akut gelişimi ile kusma, ishal, vücudun dehidrasyonu keskin bir şekilde görünebilir.
Hastalıktan şüphelenme yeteneği çok önemlidir. Ne yazık ki, sıradan insanlar bazen diyabetin ilk belirtilerinin ciddiyetini tam olarak anlamazlar. Kendine ve sağlığına karşı bu kadar yanlış bir tutum nedeniyle, doğru tanı koyma vakalarının yarısından fazlası terminal durumlara düşer - hiperglisemik koma.
Belirtileri:
- hastanın bilinç kaybı;
- kuru cilt;
- kan basıncında düşüş ve artan kalp hızı;
- ağızdan karakteristik aseton kokusu.
Böyle bir resmin varlığında, hastanın insülin ile yeterli ilaç tedavisi ile derhal hastaneye yatırılması gerekir.
Genel olarak bu tür durumların ve hastalıkların oluşmasını önlemek için her vatandaş diyabetin ilk belirti ve semptomlarını bilmelidir.